23 Nisan 1920 Cuma sabahı erken saatlerde, Ankara'da bulunan herkes Meclis Binası çevresinde toplandı. Halk, kendi kaderine sahip çıkmanın coşkusu içindeydi. Hacı Bayram Camii'nde kılınan öğle namazından sonra, Meclis binası girişinde
gözleri yaşartan muhteşem bir tören yapıldı. Saat 13.45'de, Ankara'ya gelebilen 115 milletvekili Meclis salonunda toplandı.
Parlamento geleneklerine göre, en yaşlı üye olan Sinop Milletvekili Şerif Bey (1845), Başkanlık kürsüsüne çıktı ve aşağıdaki konuşmayı yaparak Meclis'in ilk toplantısını açtı.
"Burada Bulunan Saygıdeğer İnsanlar,
İstanbul'un geçici kaydiyle yabancı kuvvetler tarafından işgal olunduğu ve bütün temelleri ile halifelik makamının ve hükümet merkezinin bağımsızlığının yok edildiği hepimizce bilinmektedir. Bu duruma baş eğmek, milletimizin, teklif olunan yabancı köleliğini kabul etmesi demektir. Ancak tam bağımsızlık ile yaşamak için kesin olarak kararlı bulunan ve ezelden beri hür ve başına buyruk yaşamış olan milletimiz, kölelik durumunu son derece ve kesinlikle reddetmiş ve hemen vekillerini toplamaya başlıyarak Yüksek Meclisimizi meydana getirmiştir. Bu Yüksek Meclisin en yaşlı üyesi sıfatıyla ve Allah'ın yardımıyla milletimizin iç ve dış tam bağımsızlık içinde alın yazısının sorumluluğunu doğrudan doğruya yüklenip, kendi kendisini yönetmeye başladığını bütün dünyaya ilan ederek, Büyük Millet Meclisi'ni açıyorum."
Bu açış konuşmasında, millî egemenliğe dayalı yeni Türk parlamentosunun adı da "Büyük Millet Meclisi" olarak konulmuştu. Bu ad herkesçe benimsedi. Daha sonra Atatürk'ün tüm konuşmalarında yer aldığı şekliyle ve ilk kez 8 Şubat 1921 tarihli Bakanlar Kurulu Kararnamesinde de yazılı olarak, "Türkiye Büyük Millet Meclisi" (TBMM) adı kalıcılık kazandı.
Bu bayram, Büyük Millet Meclisi'nin açılışı ile 23 Nisan 1920'de gerçekleşen ulusal egemenliğin simgesidir. 1935'e dek "Hakimiyet-i Milliye" adıyla kutlanan bayram, 27 Mayıs 1935'te "Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı" olmuştur. Türkiye Radyo Televizyon Kurumu, UNESCO'nun 1979'u Çocuk Yılı olarak duyurmasının ardından, Uluslararası 23 Nisan Çocuk Şenliği'ni başlatarak, bayramı uluslararsı düzeye taşımıştır.
Bizlerde onun kurduğu bu Cumhuriyet'in çocukları olduğumuza göre bayramımız kutlu olsun.
Saygılarla.
gözleri yaşartan muhteşem bir tören yapıldı. Saat 13.45'de, Ankara'ya gelebilen 115 milletvekili Meclis salonunda toplandı.
Parlamento geleneklerine göre, en yaşlı üye olan Sinop Milletvekili Şerif Bey (1845), Başkanlık kürsüsüne çıktı ve aşağıdaki konuşmayı yaparak Meclis'in ilk toplantısını açtı.
"Burada Bulunan Saygıdeğer İnsanlar,
İstanbul'un geçici kaydiyle yabancı kuvvetler tarafından işgal olunduğu ve bütün temelleri ile halifelik makamının ve hükümet merkezinin bağımsızlığının yok edildiği hepimizce bilinmektedir. Bu duruma baş eğmek, milletimizin, teklif olunan yabancı köleliğini kabul etmesi demektir. Ancak tam bağımsızlık ile yaşamak için kesin olarak kararlı bulunan ve ezelden beri hür ve başına buyruk yaşamış olan milletimiz, kölelik durumunu son derece ve kesinlikle reddetmiş ve hemen vekillerini toplamaya başlıyarak Yüksek Meclisimizi meydana getirmiştir. Bu Yüksek Meclisin en yaşlı üyesi sıfatıyla ve Allah'ın yardımıyla milletimizin iç ve dış tam bağımsızlık içinde alın yazısının sorumluluğunu doğrudan doğruya yüklenip, kendi kendisini yönetmeye başladığını bütün dünyaya ilan ederek, Büyük Millet Meclisi'ni açıyorum."
Bu açış konuşmasında, millî egemenliğe dayalı yeni Türk parlamentosunun adı da "Büyük Millet Meclisi" olarak konulmuştu. Bu ad herkesçe benimsedi. Daha sonra Atatürk'ün tüm konuşmalarında yer aldığı şekliyle ve ilk kez 8 Şubat 1921 tarihli Bakanlar Kurulu Kararnamesinde de yazılı olarak, "Türkiye Büyük Millet Meclisi" (TBMM) adı kalıcılık kazandı.
Bu bayram, Büyük Millet Meclisi'nin açılışı ile 23 Nisan 1920'de gerçekleşen ulusal egemenliğin simgesidir. 1935'e dek "Hakimiyet-i Milliye" adıyla kutlanan bayram, 27 Mayıs 1935'te "Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı" olmuştur. Türkiye Radyo Televizyon Kurumu, UNESCO'nun 1979'u Çocuk Yılı olarak duyurmasının ardından, Uluslararası 23 Nisan Çocuk Şenliği'ni başlatarak, bayramı uluslararsı düzeye taşımıştır.
Bizlerde onun kurduğu bu Cumhuriyet'in çocukları olduğumuza göre bayramımız kutlu olsun.
Saygılarla.
3 yorum:
Yahu Erdil Baba, adamı şok edersin sen yaaa. Daha yazımı yeni yazmış, enter tuşuna basıp , publish etmiş idim ki, senin yorumunu gördüm. Abi ayıptır söylemesi bir de kendine yaşlı maşlı diyorsun arada, sırada.. İyi de senin güya yavaş hâlin buysa, şöyle bir 18'inde seni düşünmek bile istemiyorum. :) Bayramımız kutlu olsun...:)
1)Dünün akşam olmasını sabırsızlıkla bekleyip Çocuk Bayramı haberlerini izledim. Göreceğimi gördüm. Örnek olduk çocuklara maşallah. 2)Şu koltuklara kurulan çocuklar da sinirlerimi oynatıyorlar. Çocuk Bayramı oluyor mu sana büyümüş de küçülmüş bayramı. 3)Ve de sürekli düşünürüm, neden hala dünyada tek ülkeyiz çocuklara bayram hakkı tanınan? İpsiz sapsız ne kadar kutlama varsa bütün dünya anında benimser de, çocuklara~çocukluğa armağan bir bayramı neden benimsemez? 4)Bir dokun bin ah işit değil mi sevgili Erdil Bey...
@ Baver:
18'nde bu kadar hızlı değildik.
Yediğimiz copların açıları epey zaman alıyordu.
@Sevgili Oya Can
1.Hakikaten haberlerden mucizemi bekliyordun?
2.O çocukları bu şartlarda yetiştireceğizde "neyse beni anlamışsındır"
3.Bak bu soruyu hepimiz kendimize sormalıyız.Galiba ana noktası bu.
4.Can kardeşim eskiyi çoktan unuttuk da bu güzel günleri ilerde hatırlıyabilsek !!!
Yorum Gönder