Fransa’da cumhurbaşkanı seçilen Nicolas Sarkozy’nin AB danışmanı Alain Lamassoure, "Sarkozy seçilirse Türkiye ile müzakerelerin durdurulacağını söylemişti, şimdi bunu yapacak" dedi.
Avrupa Parlamentosu üyesi Lamassoure, AB haberleriyle tanınan "EurActiv.fr" haber sitesine yaptığı açıklamada, "Fransa’nın, Türkiye’nin AB üyeliğine kesinlikle karşı çıkacağını" söyledi.
"Türkiye’nin Orta Doğu’da olduğunu ve bu yüzden AB’de yeri olmadığını" iddia eden Lamassoure, "Avrupa politikaları Avrupa ülkelerine aittir" diye konuştu.
Önce sayın Sarkozy 'nin Cumhurbaşkanlığını tebrik edelim.
Seçim sırasın da bir çok politik sözlerin söylendiği bilinir.
Sayın Merkel'de aynı şeyleri söylemişti.
Söylemek başka, uygulamak başkadır.
Bu gün Fransa'nin Türkiye'nin AB'ye girip girmemesin den önce kendi içinde, ondan beklenen çok daha önemli görevler beklediği muhakkakdır.
Globallaşma tezine de,Türkiye'nin coğrafı yönün den nerede olması çok da büyük önem taşımamaktadır."yanlis bir görüş"
Yapmış olduğu kelimeleri tartışmaya açacak olursak.
Her nedense Avrupa ülkeleri neden bu kadar Orta doğu ile ilgilenmektedir ?
Yoksa Asya ile Avrupa arasında bir bölüme yeni ad arama içersindemidir!..
Bu gün Türkler için Avrupa yeni bir dünya olmadığı muhakkak orada 600 sene yaşamıştır.
Bu güne gelecek olursak.Avrupa da yaşıyan Türklerin sayısı bazı AB ülkelerinden çok daha fazladır.
Gelelim AB 'ye alınıp alınmama konusuna; yapılan anlaşmalar içersinde yavaş yavaş ilerlemekte.Bu da Türkiye'nin lehine işlemektedir.O gün tam olarak geldiği zaman, sayın Nicolas Sarkozy çoktan yerini bir başkasına devretmiş olacaktir.Onun için bu kadar heyacana hiç lüzum yok.
Yeter ki biz AB'ye girmek için hazır olalım.Ondan sonra girsek de olur girmesek de.Kazanç ibresi bizim tarafımızı gösterecektir.
Yaşlı Avrupa o günler de acaba sınırlarını nasıl görecektir.
Türkiye'nin Fransa hariçin de çok alternatifi var.
Fransa'nın acaba hangi alternatifi var diye hala düsünüyorum.
AB çıkarlar topluluğudur.O çıkarlar içersin de koymuş olduğu kaidelerle, bireylerini bir arada tutmak zorundadır.Yüksek sesle söylenenler, fısıltıya dönüşmediği müddetçe bir tehlike teşkil etmez.
Hele Türkiye için.
Bizler bu sözleri çok duyduk daha da duyacağız.
Bir gün de sizler de bizlerin sesimizi duyacaksınız.
O günlere doğru her geçen gün sağlam adımlarla ilerliyoruz.Bizim acelemiz yok o problem bir gün sizlerin önüne bir dağ gibi çıkacak, dersinizi o günler için iyi yapın.Kaçan balık büyük olur.
Saygılarla
Avrupa Parlamentosu üyesi Lamassoure, AB haberleriyle tanınan "EurActiv.fr" haber sitesine yaptığı açıklamada, "Fransa’nın, Türkiye’nin AB üyeliğine kesinlikle karşı çıkacağını" söyledi.
"Türkiye’nin Orta Doğu’da olduğunu ve bu yüzden AB’de yeri olmadığını" iddia eden Lamassoure, "Avrupa politikaları Avrupa ülkelerine aittir" diye konuştu.
Önce sayın Sarkozy 'nin Cumhurbaşkanlığını tebrik edelim.
Seçim sırasın da bir çok politik sözlerin söylendiği bilinir.
Sayın Merkel'de aynı şeyleri söylemişti.
Söylemek başka, uygulamak başkadır.
Bu gün Fransa'nin Türkiye'nin AB'ye girip girmemesin den önce kendi içinde, ondan beklenen çok daha önemli görevler beklediği muhakkakdır.
Globallaşma tezine de,Türkiye'nin coğrafı yönün den nerede olması çok da büyük önem taşımamaktadır."yanlis bir görüş"
Yapmış olduğu kelimeleri tartışmaya açacak olursak.
Her nedense Avrupa ülkeleri neden bu kadar Orta doğu ile ilgilenmektedir ?
Yoksa Asya ile Avrupa arasında bir bölüme yeni ad arama içersindemidir!..
Bu gün Türkler için Avrupa yeni bir dünya olmadığı muhakkak orada 600 sene yaşamıştır.
Bu güne gelecek olursak.Avrupa da yaşıyan Türklerin sayısı bazı AB ülkelerinden çok daha fazladır.
Gelelim AB 'ye alınıp alınmama konusuna; yapılan anlaşmalar içersinde yavaş yavaş ilerlemekte.Bu da Türkiye'nin lehine işlemektedir.O gün tam olarak geldiği zaman, sayın Nicolas Sarkozy çoktan yerini bir başkasına devretmiş olacaktir.Onun için bu kadar heyacana hiç lüzum yok.
Yeter ki biz AB'ye girmek için hazır olalım.Ondan sonra girsek de olur girmesek de.Kazanç ibresi bizim tarafımızı gösterecektir.
Yaşlı Avrupa o günler de acaba sınırlarını nasıl görecektir.
Türkiye'nin Fransa hariçin de çok alternatifi var.
Fransa'nın acaba hangi alternatifi var diye hala düsünüyorum.
AB çıkarlar topluluğudur.O çıkarlar içersin de koymuş olduğu kaidelerle, bireylerini bir arada tutmak zorundadır.Yüksek sesle söylenenler, fısıltıya dönüşmediği müddetçe bir tehlike teşkil etmez.
Hele Türkiye için.
Bizler bu sözleri çok duyduk daha da duyacağız.
Bir gün de sizler de bizlerin sesimizi duyacaksınız.
O günlere doğru her geçen gün sağlam adımlarla ilerliyoruz.Bizim acelemiz yok o problem bir gün sizlerin önüne bir dağ gibi çıkacak, dersinizi o günler için iyi yapın.Kaçan balık büyük olur.
Saygılarla
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder