Pazar, Mart 01, 2009

AYAKLARIM ŞİŞİYOR...


Mizah yazmak sanattır, diye başlamak istiyorum. Bu günlerde bu daha da zorlaştı.
Çünkü yaşamımız mizah gibi oldu. Neye gülmemiz gerektiğini bile şaşırdık. Garip tarafı alıştığımız için gülmüyoruzda.

İsterseniz size bir haberin nasıl mizah gibi hayatımıza girdiğini aktarayım:

Son günlerde ücüncü sayfa haberlerinde PTT şubeleri soyulmaya devam ediyor diye yazıyordu.

" PTT şubelerinde güvenlik sıfır. Ne koruma var, ne güvenlik kamerası. Bu yüzden paraya sıkışan PTT şubesine koşuyor. Soyguncuların çoğuda acemi ya hemen yakalanıyorlar ya da soygunu gerçekleştiremiyorlar."

İşin buraya kadar olan kısmı sıradan haber. Ancak bilinmeyen ve artan soygunlardan daha da çarpıcı bir yanı var.Bundan sonrasi fıkra gibi ...

Peki şubelerden çalınan paralar kimden tahsil ediliyor?

Şimdi sıkı durun!
Açıklıyoruz: "Soyulan PTT şubesinin çoğu kez tek kişi olan personelinden... Evet, yanlış okumuyorsunuz. Soygun yaşayan, güvenlik görevlisi olmadığından, güvenlik kamerası yokluğundan canı bire bir tehlikeye giren PTT çalışanından!"

"Mizah değil, İstanbul'da bir ay önce soyulan PTT şubesinin tek kişilik elemanı, soygundan sonra bir önlem alınıp alınmadığını araştıran muhabire aynen şunları anlatıyor:

"Bir ay önce silahlı soyguncu tarafından şubemiz soyuldu. Ben tek başımaydım. Soyguncu gelip, kasadaki paraları istedi. Panikle ayağa kalktım ve istediğini yaptım. Kasada bulunan 800 TL'yi kendisine verdim. Kaçıp gitti. Aradan bir ay geçti ancak hala şubemizde ne güvenlik görevlisi ne de güvenlik kamerası yok. Üstelik kasadan giden parayı da benden kestiler!"

"Soygun sırasında ayağa kalkmışım. O yüzden benden tahsil ettiler. 800 TL'yi iki taksit halinde maaşımdan kestiler. Birinci kısım 500 TL hemen soygundan sonra kesildi. Bu ay da 300 TL kesilecek. Olur mu böyle şey. Ben panikte ne yaptığımı bilemedim. Korktum... Ama şimdi kendi çapımda önlem aldım. Kasada toplanan paranın miktarı yükseldikçe ayakkabımın içinde saklıyorum. Yeniden soyulursak, hiç olmazsa kasada az miktarda para bulunsun. Paralar da çoğalınca ayağım ayakkabının içinde sıkışıp şişiyor!"

Dedim ya Mizah yazmanın ne kadar zorlaştiğını...

- Sayın soyguncu lütfen üç kuruşa çalışan memuruda düşün, git başka yeri soy. Belkide böylece günah işlerken sevaba girersin.

Saygılarla.

2 yorum:

reality dedi ki...

Sevgili Erdil,bu olaya mizah desem değil,kara mizah desem hiç değil.
Büyük malı götüren götürüyor,onlara
gücü yetmediklerinden sivri sinek
misali...

Sitenizin yeni imajı daha güzel olmuş.Eskiden girmek ve yorum bırakmak vakit alıyordu.Ben de boş
bir vaktimde arkadaş listemi sizin
gibi düzenleyeceğim.Takip etmesi çok daha kolay olsa gerek.

Saygılarımla,
sunny

ERDIL dedi ki...

Tesekkürler Sunny kardesim.