Cuma, Şubat 08, 2008

RAFLARDAKİ ÇORBALIKLAR


Büyük marketlerde rafları dolduran hazır çorbalıklar.Bu gün çalışan kesimin kolaylıkla sofralarını süsliyen gıda maddelerinden bir tanesi.
Satın aldığımız bu gıda maddelerinde bizleri aydınlatan bölümü; ufacık yazılarla basılmış.Nasıl hazırlıyacağımız,içinde bulunan maddeleri gösteren yazılar kısmende gr.la gösteriliyor.
Çoğumuzun anlamadığı bazı işaretler...
Bu kadar bir açıklama çoğumuzun anlamamasına karşın yeterlimi ?
Yazılmıyanlar acaba varmı ?
Üreticinin hazırlanışında gizli tuttuğu lezzet sırrı adı altında sakladığı maddeler nelerdir?
Glutamat (E 621-625), İnoşinat(E631-632) ve Guanylat (E627-628) bu gibi kimyevi maddelerin üretici firmalar tarafından belirtilmesi istenmemişdir.
Burada anlatmak istenilen şey bu gibi kimyevi maddelerin miktarı ve rizikoları hakkında bilinmesi gereken bazı noktalar vardır.
Çocuklarımızın zevkle içtiği harflı çorbalar,konserve içinde acılı Jili fasulyesi.
Bunların genteknikle bağdaştırmak hiç aklımıza gelmemişdir.
Bu yukarda verilen iki örnek binlercesi daha rafları doldurmaktadır.
Bizlere bu konuda üretici tarafından her hangi bir bilgi verilmemektedir.
Kırılma noktasıda genteknik bu durumda gıda maddelerinin hazırlanışı, lezzet ve daynıklılık periyodu içersinde katılan kimyevi maddelerin genteknikle meydana gelen maddeler olduğudur.Böyle olduğu için bizlere açıklanması diye bir zaruret ortaya çıkmamaktadır.
Bu durum uzun zamandır AB tarafından masaya yatırılmasına rağmen topluluğun 27 üyesinin bir araya gelip bu konuda hazırlıklı olmaması, bu durumu çıkmaza sokmuşdur.
Tüketici olarak bu gibi gıda maddelerinde detayları olarak değilde, kısaca bu gıda maddesinde Genteknik var veya yok diye belirtilmesidir.
Bu durum bazı firmaların imajını kaybedeceği korkusu bazılarının kullanmış olduğu normların ne derece sağlık konusunda sorumlu olabileceği akla gelen ilk konumdur.
Eğer bu gün kullandığınız gıda maddelerini doğal yollarda seçtiğimiz zaman bu gibi rizikoları kısmen azaltmiş olabiliriz.
Kısmen azaltabilirsiniz dememin nedeni doğadan aldığımız gıda maddelerinin yetiştirilmesi sırasında katılan bazı kimyevi maddelerinde genteknik kullanılarak hazırlanması nedenidir.
Bu gün bazı konumlarda,bazı haklar için günlerdir,"bazı haklar konusunda çırpınılmasına karşın".Tüketiciye ise seçme hakkı verilmemektedir.
Bu gün tüketilen et de bunun içine girebilmektedir.Hayvan yemleri içindeki kimyevi maddeler hangi Yeşil Genteknikle üretilmişdir?
Glutamat (E621-625) % 95 olarak Genteknik prodeksiyonudur.
Bu gün bazı ismini açıklamadığım firmalara sorulduğu zaman bu kimyevi maddelerinin çoğunluğu natur element Glikozdan üretildiği söylenmektedir.
Bu gün bir çok intütülerin yapmış olduğu araştırmalar Glikozun üretimi Genteknikle bağdaşdığı bilinen gerçekdir.
Bu gün tüketici olarak sağlıklı beslenmeyi benim tercihime bırakılması; ama bügün raflardaki ve marketlerdeki gıda maddelerinin üzerlerine genteknikle üretilip / üretilmediğine dair iki satır yazının yazılması başlangıç olarak ilk adım olabilir.
Bu gün aşağı yukarı her tüketici bu konuda internet kanalları ile bazı kimyevi maddelerin insan sağlığındaki rizikolarını öğrenebilir.
Belki bir poşet çorbanın içindeki kimyevi maddeler insan sağlığına zararı çok azlarda kalmasına rağmen.Bilinen bir gerçekde vücudumuzun depolama sistemi bu durumu
vahimleştirebilir.
Genteknikle vücudun bağışıklık sağlaması ne kadar bir zaman dilimi içersinde olacağı bu arada rizikoların sağlığımız açısından hangi boyutlara ulaşacağı halen gizemini saklamaktadır.
Saygılarla.

3 yorum:

suveyda dedi ki...

erdil bey, aslında güzel bir mevzuya değiinmişsiniz.
ben zaten anlamıyorum bu herşeyin hazırına konma sevdasını.O kadar güzel çorbaları evlerimizde kendi istediğimiz lezzet ve hijyende pişirmek varken bu hazır çorbacılık akımını diyeceğim artık aklım almıyor.bakıyorum alışverişlerde millet arabalarını doldurup doldurup çıkıyor bu paketlerle.O kadar zor değilki aslında evdede çorba pişirmek.Ki çorba en kolay yemektir.Onda dahi hazırlığa kaçarsak daha ne diyeyim artık.Hadi ayda yılda bir olur diyelim ama gün aşırı pişen evler bilirim.Katkı maddelerinden içerisine katılan koruyucularından ve verdiği zararlardan hiç bahsetmiyorum.Çorbada dahi bu kadar tembelleşmememize şaşıyorum.
üstelik hiç tadı yokki onların.hiç kusura bakmayın ot gibi.kendi elinizle kaynatacağınız ve üstelik içine ne koyduğunuzu bildiğiniz bir lezzeti paylaşmanın tadını raflardaki çorbalarla kıyaslamak imkansız.biraz daha yazsam hazır çorba üreticileri beni bulabilirler:)

ERDIL dedi ki...

Sevgili kizim sana hak vermemek hatalarin en büyügü olur keske tek corbalar olsa daha o raflarda öyle cok seyler yer aliyorki !!!
Biz tüketiciler depolamakla mesguluz.
Tabii bunun semeresini ilerdeki zaman dilimi icersinde görecegiz.
Saygilarla.
Sayfana bir kac defa girmek istedim ama kabul etmiyor.
Bildirmek istedim.

suveyda dedi ki...

sende haklısın erdil amca.
avrupanın bile artık raflardan indirdiği ürünleri, yasakladığı maddeleri biz kullanıyoruz, gıdalarımıza katıyoruz, su gibi asitli içecekler tüketiyoruz.sonrada biz nerden hasta olduk, bu kadar hastalık nerden arttı diye diye yakınıp duruyoruz.Bunca kanser patlaması niye var ki?Vucüt depoladıklarını açığa çıkarıyor bir şekildE.Ne yazık ki daha da artacak bu hastalıklar.

sayfamda bir sorun yok ama niye giremiyorsunuz bilemiyorum bende.