Cuma, Kasım 02, 2007

CATLAK SESLER...




Ex-CSU-General sekreteri Söder anlaşılması güç olan bir mesaj gönderdi Türk generallerine !!!
Kim AB 'ye girmek istiyorsa,bir başka ülkeye saldıramaz.Eğer Türkiye Irak'a sınır ötesi bir harekette bulunduğu taktirde derhal AB'ye giriş ile ilgili bütün işlemlerin durdurulmasını istemektedir."Yeni CSU Avrupa milletvekili."

Berlin - Ankara daha karar vermiş durumda değil Irak'a sınır ötesi bir harekette bulunup bulunmıyacağına dair.En önemli Tarih olarak 5.Kasımda Sn.Erdoğan'ın.ABD Başkanı ile yapacağı görüşmeye kaldı.Bu görüşmede PKK ile yapılacak mücadelenin detayları masaya yatırılacak.
Türkiye eğer Irak'a girmeye kaltığı taktirde.AB içersinde Türkiye karşıtı olanlar için yeni fırsatlar yaratacağı söylenmektedir.
CSU bügünlerde Ankara'nın alacağı kararlar üzerinde dikkatlerini toplamış.Ankara'nın Irak'a girmesi taktirde AB için giriş işlemlerinin hemen durdurulması gerektiğini CSU AB vekili Markus Söder çarşamba günü Spiegel gazetesine yapmış olduğu ziyaretde açıkladı.
CSU Türkiye'nın AB üyeliğine tam olarak katılmasına karşı bir parti olarak bilinmektedir.
Söder Türkiye'nın AB için ancak özel bir statüde ortağı olabileceği konusunda partisi olarak çalışmakda olduklarını.Bu son durumda ise çalışmalarını hızlandırdıkları görülmektedir.
SPD partisinden dış işleri bakanı Frank-Walter Steinmeier CSU-CDU yu Türkiye'nin senelerdir AB girişiminde karşı tutumu hakkında artık açık bir tutum göstermeleri gerektiğini söylemişdir.
Eğer dikkatle inceleyecek olursak Türkiye'nın AB girişinde karşı duran partilerin daha çok Hıristiyan demokrat partileri olduğu görülmektedir.Bu da ister istemez AB nin bir Hıristiyan Birliği olmak da sarf ettikleri çaba aleni olarak görülmektedir.
Bu durum bazı medya yayın organlarının tutumlarında da alenen görülmektedir.
Her ne kadar PKK nın bir terörist olduğu ilan edilse bile kelime oyunları ile halen medya tarafından asi bir kürt partisi olarak haberlerde işlenmekte toplum üzerinde kafa karıştırmaya çalışılmaktadır.
Bu durumda bir çok ülkelerde PKK'yı legalleştirme yolunda çabaları zamana yaymak istemektedirler.
Bunun bir örneği de yasaklanmış olmasına rağmen PKK bayrakları ile geçen hafta 500
kadar PKK yanlısının başka ad altında yürüyüş yapmasına müsade etmeleridir.
Avrupa ülkelerinde yaşıyan Türk toplumu bu gibi kışkırtmalara karşı soğuk kanlılığını korumaktadır.
Yeni yetişen nesil gençler arasında ara sıra soğuk kanlılıklarını kaybetmeleri bile abartılarak propoganda malzemesi olarak Basında gösterilmektedir.
Türk hükümetinin dış işleri hariçinde kuvvetli bir politika yürütebilecek ayrı bir bakanlık kurarak burada yaşıyan Türk kökenli vatandaşlarını lobi faliyetleri için yetiştirmesi gerekmektedir.
Senelerce ihmal edilmesi; Türkiye'nin 5 milyon Avrupalı Türklerinin nasıl bir lobi faliyetlerde bulunması için yönlendirmesi ve bilinçlendirmesi gerekmektedir.
Buradaki yeni nesili yakından tanıması gerekmektedir.
Saygılarla.

Hiç yorum yok: