Cumartesi, Kasım 10, 2007

HUZURUNDAYIM...


Huzurundayım Atam.
İçimde bir burukluk var.
Almış olduğumuz emaneti layıkiyle yerine getiremedikmi diye ?
69 yıl geçti seni her geçen gün daha çok arıyorum...

- Atam.

- Bu şanlı Ulusun bireyi karşıma geçmiş benden bir ışık istiyorsun.
- Ben o meşaleyi siz Ulusun Gençliğine 69 yıl evvel vermedim mi ?
- Gençliğe hitabem beyaz kağıdın üzerindeki harf topluluğu değildir.
- Orada sana ne yapman gerektiğini bildiren bir emanettir.Onu iyice oku ve benimse.
- Bu fani dünya'ya gelir zamanı gelince gideriz.
- Önemli olan toprak olan vücudumuz değildir.Bıraktiğimiz emanetlerdir.Bu emanetlere
sahip çıkmaktır.
- Ben emaneti tek başıma yapmadım.Canım kadar sevdiğim Ulusumla birlikte yaptım.Onlar bana inandılar; ben onlara inandim.

- Atam bu kısa zamanda çok işler yaptın.
- 69 sene geçti biz bir şeyleri hala anlamadık gibi geliyor.

- İlk yapacağın şey başını dik tutmaktır.Biz Dünya'ya başı dik bir Ulus yarattık.
- Ve ilan ettik.Yurtda sulh, Cihanda sulh.Bütün medeniyetlere hürmette kusur
eylemedik, aynı şeyi bizim için istedik.Dost elini uzatana,kollarımızı açtık.Bana
düşman olarak yaklaşana yerinin neresi olacağını gösterdik.
- Benim inandığım bu Ulus çok işler yapacağını biliyorum.
- Ona emanet ettiğim meşale,mahşere kadar yanacak bir ışıkdır.
- Sana düşen görev ona sıkı sıkı sarılıp,elden ele bu emaneti teslim etmekdir.

- Atam huzur içinde yat.
- Şikayet de bulunmıyacağım, ilkelerine daha sıkı sarılıp bu emaneti arkamdan
gelenlere bırakacağım.

Bu ulusun bir bireyi yaşamının son gününe kadar bu ilkelere bağlı kalacağına dair burada
söz veriyor.
Saygılarla.

Hiç yorum yok: