Çarşamba, Eylül 26, 2007

VERİLEN EMANETLER...


Canlı türlerinin içinde en şanslısı bizleriz.Bizi yaratan yüce Allah bizler için en ufak noktaya kadar her şeyi bizim önümüze sermişdir.
Bunu bize indirdiği kitaplarla, gönderdiği peygamberlerle bilgimize sunmuştur.
Bu nimetler bizler olmadan evvel yaratılmıştır.Karşılığında bizden şükür istemiş yaratacına iman etmemimizi istemiştir.
Peki bizler bu mübarek günlerde biraz kendimizi sorgulamaya kalktığımız zaman bu emanetlere ne derecede sahip çıkmaktayız.O yeşil dünya olarak önümüze serilen bitkilere ağaçları nasıl sahipleniyoruz.
Onları gördüğümüz zaman;
onlardan faydalandığımız zaman;
sadece bizlere lütfedilen bir emanet olduğunun bilincindemiyiz.
Yoksa kendi menfaatlerimiz uğruna yokmu ediyoruz.Babalarımızdan aldığımız emanetleri çocuklarımıza emanet etmeye düşünemiyormuyuz.Bunun bir hesabı olabileceğini unutuyormuyuz.
Her geçen gün o canlı topluluğu bilerek veya bilmiyerek yok etmiyormuyuz.Sene geçmiyorki yanan ormanlar onunla birlikde bozulan dengeler, bizlerin birer eseri olmuyormu.Bizi yaratan yüce Allah bizlere akıl vermişdir.Bu akılla neyi yapabileceğimizi neyi yapmıyacağımızı bizlere bırakmamışmıdır.
Yoksa kendimizi çokmu üstün görüyoruz.Unutmamız gelirki koca Kral Nemrud'u bir sinek devirmişdir.
Gün geliyor bizlerin dostu olan o hayvanları canlı canlı toprağa gömüyor kimi zaman aklın bile duracağı şekilde işkence ediyoruz.
Onları bizler yaratmadık.Onlar bizler için yaratılan yaşam yoldaşlarıdır.Birer büyük emanetlerdir.Her zulüm bizden sorulacaktir.Bu dünyada bize sorulmasa canımızın bir parçası olan evlatlarımızdan onların evlatlarından sorulacaktır.Bize verilen bu emanetlere hiyanet etmeğe devam edersek.Geride bırakacağımız emanetse sadece hiyanetten başka bir şey olmıyacaktır.
Gelin bir ağacı ele alalım.Sizlere neler vermezki açlığını giderecek meyveler verir;yaprakları ile gölge olur aldığın her solukda nefes olur,gün olur yaşamından sonra kalem olur,kağıt olur donmaman için ateşde bir köz olur.O ağaçki sana son yolculuğunda eşlik eder tabut olur.
Ya eziyet ettiğin hayvanlar, seni yalnız kaldığın zaman terk etmiyen dostlar olmazmı.
İnsan oğlu sanma ki sen ondan üstünsündür.Onun duyduğunu duyamazsın, onun gördügünü göremezsin; içinde yaşadığın paylaştığın o her canlıyı görür.Kapında bekçi olur.Gönül gözünle ona baktığın zaman sana ne kadar bağlı olduğunu verdiğinin karşılığında bir şey beklemediğini görebilirsin.Seni üzmemek için elinde geldiğini yapar.Eğer o emanete de sahip çıkabilirsen senden gelen o zürriyetde en az senin kadar mutlu olur.
Verilen emanetlere sahip çıkalım yoksa gene kaybeden bizlerden başkaları olmıyacaktir.

Hiç yorum yok: